14 Mayıs gecesi son derece demokratik bir ortamda 2023 seçimlerini tamamladık.
Recep Tayyip Erdoğan aldığı %49.52 oy oranıyla ikinci tura meclis çoğunluğunu da eline alarak güçlü bir şekilde giriyor.
Diğer seçim dönemlerinden farklı olarak yüksek enflasyon, istikrarsız döviz kuru gibi birçok ekonomik sıkıntıya rağmen Recep Tayyip Erdoğan, bu seçimde 49,50% oy almayı başardı. Peki Erdoğan’a bu seçimde avantaj sağlayan konular nelerdi? Bunları 4 maddede özetleyebiliriz.
1.Kılıçdaroğlu’nun adaylığı
Muhalefet ortak bir cumhurbaşkanı adayı olarak “merkez sağ” seçmen kitlesine yakın bir aday çıkaramadı. Son 10 yıldır yıpranmış ve zayıf bir imajı olan Kılıçdaroğlu’nu aday gösterdi.
2.Deprem
Depremin ilk iki gününde devlet teşkilatının yetersizliğine rağmen “yaparsa Erdoğan yapar” imajı kuvvetli geldi. Resmi makamların bu konudaki özeleştirisi ve deprem sonrasında yaptıkları samimi bulundu. Diğer adayların yaraya merhem olacağına dair bir inanç oluşmadı.
3.Muhalefetin istikrarsızlığı
Meral Akşener’in ağır eleştiriler yöneltip masadan kalkması, üstelik bir de geri dönmesi ve Muharrem İnce’nin seçime 2 gün kala adaylıktan çekilmesi muhalefet için büyük bir istikrarsızlık tablosu çizdi. Halkın zihninde “bunlarla bir yola çıkılır mı, bunlara ülke emanet edilir mi?” gibi güvensiz bir imaj oluşturdu.
4.Doğru seçim propagandası
İktidar kanadının TOGG, doğalgaz, TCG Anadolu ve İHA/SİHA üzerinden yürüttüğü kampanyalar özellikle Anadolu illerindeki seçmenleri “milli ve güçlü ülke” imajı etrafında kenetledi.
Bu dört etmen, bu zorlu seçimin Recep Tayyip Erdoğan lehine sonuçlanmasında büyük bir etkiye sahip oldu.
Peki, siyasi ve ekonomi açısından önümüzdeki 5 yılda bizi neler bekliyor?
Seçimi muhalefetin kazanması durumunda bu konuda müspet veya menfi öngörülerde bulunmak çok zor olurdu.
Buna karşılık son 29 yıldır Türk siyasetinde aktif olarak bulunan Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığında gelecek 5 yılı öngörmek çok daha kolay olacaktır. Önümüzdeki 5 yılda ekonomi ve siyasi açıdan şunların gerçekleşmesini bekliyorum;
- Düşük faiz politikası “söylem” bazında devam edecek. Bu sebeple şirketlerin kredi kaynaklarına ulaşımı zorlaşacak.
- Merkez Bankası ve BDDK yeni düzenlemeler ve kontroller ile piyasalara yön vermeye çalışacak. Regülasyonlar artacak.
- Uygulanacak sıkı para politikaları sebebiyle fiyatlarda değil ama enflasyonun artış hızında nispeten yavaşlama olacak.
- Yurtdışından sıcak para yeterli seviyede gelmeyecek. Cari açığın finansmanı zorlaşacak. Turizm gelirlerinin pozitif etkisiyle döviz kuru yaz aylarında yatay, akabinde yükselecek. 2023 yıl sonu USD/TRY kur beklentim 29 TL’dir.
- Deprem bölgesi hızlı bir şekilde yeniden inşa edilecek. Tüm illerde kentsel dönüşüm hızlanacak. Konut arzı arttırılacak. Bu durum ekonomiye pozitif hareketlilik getirecek.
- Ekonomide yerlileşme ve “kendi kendine yetme” politikalarına ağırlık verilecek. Tarım ve hayvancılıkta önemli teşvik paketleri açıklanacak.
- Son dönemde hızla gelişen milli savunma sanayisine yönelik ARGE faaliyetleri daha da artacak. Savunma sanayi ihracat gelirleri artacak.
- Dış politikada takip edilen bölgesel lider duruşu daha da güçlenecek. Dünya siyasetinde Recep Tayyip Erdoğan’ın etkisi daha da artacak.
- Mavi vatan politikasından taviz verilmeyecek ve doğalgaz arama faaliyetleri hızlandırılacak.
Türk demokrasisinin en güçlü yönü sandığa duyduğu saygıdan kaynaklanır. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında yapılan 2023 seçimlerinin de demokrasimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını dilerim.

Bir Cevap Yazın