Aşağıda Prof.Dr.Ahmed Akgündüz’ün bir yazısını paylaşacağım. Bu yazıyı paylaşmaktaki amacım, Ahmet Davutoğlu ile başlayan yeni dış politikamızın bir noktasına temas etmek. Davutoğlu’nun konuşmalarında sıkça bahsettiği ve dış politikamızın temelini oluşturan bir konu; Seleflerimizin bölgesel liderlikleri sürecinde bu coğrafyada huzurun hüküm sürmesi. Genel manada doğru bulacağımız bu konunun bazı hassas noktaları var. Osmanlı Devleti’nin son dönemlerindeki rolü maalesef böyle olumlu değil. Bu toprakları elinden kaybederken akıllarda kalan son algısı da düşündüğümüz gibi hiçte iç açıcı değil. Tarihimizi, büyük başarılar elde ettiğimiz ve anlatmaktan haz duyduğumuz dönemlerden ibaret sanıyoruz. Osmanlı İmparatorluğu yıkılırken bu coğrafyada bıraktığı son hissiyatı dikkate almalıyız. Özellikle üçüncü ve dördüncü maddeleri önemsiyorum.
Ahmed Akgündüz, ‘Araplar niçin bizi sevmiyor?’ sorusuna dört sebep ile karşılık veriyor.
‘Birinci sebep, İslâm kardeşliği ve hususan hilafet müessesesinden menfaati zedelenen İngiltere ve Fransa gibi Avrupalı devletlerdir. Bunlar Lawrence gibi iki Müslüman millet arasına soktukları ajanlarla, bu iki milleti birbirine düşman etmişlerdir. Bunu artık aklı başında olan Araplar da Türkler de kabul etmektedirler. Bugün komünizm kadar tehlikeli bir düşmanımız da Müslüman Arap kardeşlerimizle aramızdaki soğukluktur.
İkinci sebep, Türk milletinin içinde bulunan Avrupa kaselisleridir ki, Türk milletini İslâmiyetten uzaklaştırmanın önemli bir faktörü olarak, onları Kur’ân dili Arapça’dan ve Müslüman Arap milletinden koparmayı görmüşlerdir.
Üçüncü sebep, Arap aleminde Batılıların teşvikiyle ve özellikle Hıristiyan Arapların tahrikiyle oluşan Türk düşmanlığıdır. Bu düşmanlık ders kitaplarına kadar inmiştir. Suriye’nin Hatay’ı hala kendi sınırları içinde göstermesi; Suudi Hükümetinin Mekke ve Medine’deki Osmanlı izlerini silmeye çalışması ve bütün Arap tarihlerinde Osmanlı Devleti’nden sömürgeci ve zâlim devlet diye bahsedilmesi bunun en acı misâlidir.
Dördüncü sebep, I.Cihan Harbi sırasında, Arapların İngiliz ve Fransızların tahrikiyle başlattığı isyanlar ve bunlara karşı tamamen Türkçü olan Cemal Paşa ve benzerlerinin uyguladığı yanlış politikalardır. Bu olayların başında Arab İhtilâli ile Âliye Divan-ı Harb-i Örfi olayı gelmektedir.’

Bir Cevap Yazın